Ve Anayasa Halledildi !..
AKP Kongresi’nden yeni sorular ve sorunlar doğdu.
PKK’nın bir isteği daha (kamu hizmetlerinde ikinci dille hizmet) kabul edildi.
Anayasa’nın değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez maddelerinden biri olan "Devletin dili Türkçe’dir" maddesi lağvedildi.
Evet, Başbakan Erdoğan sıranın Anayasa’nın ilk 3 maddesine geldiğini ilân etti.
Sorum hala yeni anayasa diye o masada oturan CHP ve MHP’ye: atı alan Üsküdar’ı geçti, oturmaya devam edecek misiniz?
*** *** ***
AKP Kongresi’nde Barzani, "Türkiye seninle gurur duyuyor" tezahüratları ile alkışlandı.
Sorum AKP’ye oy veren milyonlara: Mehmetçiklerimizin katili ile gerçekten gurur duyuyor musunuz?
*** *** ***
Kongre’de en çok Hamas Lideri Halid Meşal alkışlandı. Meşal, Erdoğan’ın artık İslam dünyasının da lideri olduğunu söyledi. İki sorum var:
Birkaç yıl önce Ankara’ya gizlice davet edilen Meşal’le karşılaşmamak için mobilya fabrikasına saklanan kimdi?
Birkaç yıl önce İsrail’in önde gelen sözcüleri de Erdoğan’ın İslam aleminin lideri olmasından söz etmişti. Meşal ve İsraillilerin Erdoğan konusunda aynı noktada buluşmasının izahı nedir?
***************************************************************************
Ruhlar Gerçek Bedeni Bulurken!..
Başbakan Erdoğan her fırsatta, uysa da uymasa da CHP-MHP-BDP’yi, "Ruh üçüzü" olmakla suçladı.
Nihayet AKP’nin, BDP’nin 'Ruhu' İmralı Paşası Öcalan’a ne kadar "değer" verdiği birinci ağızdan itiraf edildi.
Kılıçdaroğlu veya Bahçeli’nin ne söyleyeceğini merakla bekliyorum; "Tek yumurta ikizi" demeleri bile kesmez!..
Çünkü; Mesela AKP’nin genç Bakanı Suat Kılıç, Erdoğan’ın "ruh üçüzleri" söylemini şu kadar ileri götürmüştü:
"Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan Hakkari’ye gidiyor; BDP, KCK, PKK kepenk kapatma eylemi yaptırıyor, kepenkler indiriliyor. Niye? BDP'nin, KCK'nın, PKK'nın tehdidi var. Kemal Kılıçdaroğlu aynı Hakkari'ye gidiyor, kepenkler açılıyor, yollarına güller saçılıyor, o da bunun üzerine kalkıyor BDP ağzı ile demokratik özerklik vaadinde bulunuyor. Ben utandım. Bunu yapan CHP’nin Genel Başkanı olduğu halde ben utandım, ben üzüldüm. Niye üzüldüm? O CHP, Mustafa Kemal Atatürk'ün temelini attığı CHP'dir. Bugünleri görseydi herhalde büyük üzüntü yaşardı. CHP'nin Genel Başkanı BDP'nin talebini bire bir seslendiriyor. Bugün kendine sorulduğu zaman, her zaman yaptığı gibi çark ediyor. Zaten bunun lakabı 'çarkçı Kemal'; gene çark ediyor. 'Ben öyle demek istemediydim' diyor. Ne demek istediydin? 'Eee' diyor, 'şöyle demek istediydim, böyle demek istediydim'. Her zaman yaptığı numara. Yalanın bini bir para; yalan konuşurken utanmıyorlar. Biz ne demiştik? CHP ile MHP ruh ikizi demiştik. Anayasa referandumundan sonra CHP, MHP, BDP ruh üçüzü oldu. Aynı işi yapıyorlar, üçü bir arada."
"BDP ile aynı işi yaptığı" gerekçesiyle Kılıçdaroğlu; CHP, Atatürk adına bu kadar utanan, üzülen Kılıç Ankara-İmralı arasındaki son "Ruh buluşması"ndan sonra acaba neler hissediyordur?
***************************************************************************
RTE’ye Rağmen Özgürlük!..
Her şeyimiz tamam, yegâne derdimiz AKP Kongresi.
Manifestolar, vizyonlar, "100’üncü yılın liderliğine" oynamalar...
Barzaniler, Meşaller, Haşimiler gibi 'ağır' konuklar...
Başbakan Erdoğan kongrede, "Herkese özgürlük, her zaman özgürlük" diyecekmiş.
Vurucu cümlesi ise, "Her şeye ve herkese rağmen özgürlük" olacakmış.
Bu kadar önemli haber arasında "önemsiz" bir not: Aydınlık, Birgün, Cumhuriyet, Evrensel, Sözcü ve Yeniçağ gazeteleri bizzat Erdoğan’ın emriyle kongreye davet edilmemiş.
En vurucu, ama sessiz mesajını daha konuşmadan, icraatıyla vermiş: bana rağmen özgürlük olmaz... Benim sevmediklerimin özgürlüğü söz konusu bile edilemez...
Ama göreceksiniz bu tablo yarın, "Yeni balkon konuşması" diye öyle bir yutturulacak ki!..
Müyesser YILDIZ - 30 Eylül 2012
http://www.facebook.com/MuyesserYildiz
http://www.dunya48.com
