Necdet SİVASLI, necdetes@mynet.com
AKP Hükümeti ve özellikle de Başbakan Erdoğan, hala Kuzey Irak’taki peşmergebaşı Barzani ile sıcak ilişkiler kurup, bölgeye barış getirileceğinin hesaplarını yapıyor. Yıllardır Türk ve Türkiye düşmanı olan, tek amacı bölgede Bağımsız bir Kürt Devleti’nin kuruluşunu sağlamak olan Barzani bunun yanı sıra Kerkük üzerindeki hain planlarından da vaz geçmiyor. Sık sık da gerektiğinde Türkiye’yi tehdit etmekten kaçınmıyor.
Kerkük ve burada yaşayan soydaşlarımız Türkmenler konusunda yıllardır yazıyoruz. Türkmenler’in çok büyük sıkıntılar yaşadığını biliyoruz. Sürekli olarak da Kerkük’ten feryatlar yükseliyor. Burada soydaşlarımız üzerinde çok ağır baskılar uygulanıyor. Faili meçhul suikastlarla Türkmen liderleri ortadan kaldırılıyor, kaçırma olayları yoğunlaşıyor. Ancak, bütün bunlara rağmen bugünkü hükümet nedense Kerkük’ten yükselen bu sesleri duymak istemiyor. Bu da, hiç kuşkusuz, Kerkük üzerinde hain plan uygulayan Barzani’ye cesaret veriyor.
BARZAİ KERKÜK’TEN VAZ GEÇMİYOR
Barzani, Irak’ın işgalinden sonra Kuzey Irak’ta otoritesini artırırken Kerkük’le ilgili yaptığı açıklamalarda "Bu kent bir Kürt kentidir ve Kerkük’ten asla vaz geçmeyeceğiz” demişti. Bugün, aynı şeyleri tekrarlıyor. Bu Türkmen kentinin bütün yapısını da değiştirmeye çalışıyor. Buna bugüne kadar hep seyirci kaldık.
Bir yandan Kerkük’ü Kürt kenti yapmaya çalışan, öte yandan bölgede bağımsız bir Kürt Devleti’nin ilanı için gün sayan Barzani ile bugünkü hükümet hala masaya oturmakta, bölgede geleceğin hesaplarını Barzani ile yapmaktadır. Bu Türk ve Türkiye düşmanı ile iş yapmanın bedelinin ağır olacağını biz şimdiden belirtmek istiyoruz.
Bakınız, Kerkük’ten gelen şu mesajlar size bir şeyler anlatmıyor mu?
" Bugün, bazı hain eller, Irak’ta Türkmenlerin varlığından rahatsızlar. Irak Türkmenlerini sindirmek ve yıldırmak için tutuklama, tehdit, suikast düzenleme, öldürme, göçe zorlama, mallarını ele geçirme ve fidye istemek için kaçırılmaları sıkça yaşanmaktadır. Türkmen doktor, siyasetçi, bilim adamı ve iş adamları kaçırılıyor veya öldürülüyor. Kerkük’ün yönetimi ABD ve Kürtlerin denetiminde. Kerkük’te kaçırılan ya da öldürülenlerin tamamı Türkmenler, bunun anlamı açık ve net değil midir? Kerkük’ün Türkmen kimliğini değiştirmek isteyen grupların bölge halkına karşı uyguladıkları yıldırma ve göçe zorlama politikalarına karşı direnen birçok Türkmen evladının faili meçhul cinayetlere kurban gittiği biliniyor.”
TÜRKMENLER KAN AĞLIYOR
Burada verilen mesaj açık: Türkmenler sahipsiz, Türkmenler hain Barzani’nin kucağına atılmış. Öz topraklarından silinmelerine, kovulmalarına, aşağılanmalarına karşı Türkiye hiçbir şey yapmıyor, sadece seyrediyor. Bölgenin tek hakimi olarak da Barzani gösteriliyor.
Kerkük’te zor koşullar altında hayatlarını sürdürmeye çalışan kardeşlerimiz öksüz bırakıldılar, sahiplenilmediler, kaderlerine terk edildiler. Türkmenler kan ağlıyor, dertlerine derman olamıyoruz. Çıkan feryatları duymuyoruz.
Türk ve Türkiye düşmanı Barzani’nin en son açıklaması da hain niyetini ortaya koyması açısından önemsenmelidir. Barzani açıkça " Eğer Kürdistan halkı bağımsızlık talep ederse ben bunun önünde durmayacağım. Ancak, asıl umudum Kürdistan’ın bağımsızlığıdır” diyerek gerçek niyetini de söylüyor.
ULUSAL SORUNLARIMIZ DAHA ÖNEMLİ
Peki, Barzani bu cesareti, bu küstahlığı nereden alıyor? ABD ve İsrail’in kesin desteğini arkasına alan bu hain, neredeyse Türkiye ile de oyun oynamaya kalkıyor. Biz, işte bu noktada Başbakan Erdoğan’a seslenmek ve " Bölgede etkin güç isen, gel Kerkük sorununu çöz, Barzani’ye de gereken dersi ver” diyoruz.
Bizin ulusal sorunlarımız varken, bunlar ortadayken, bizim Afganistan’ta ne işimiz var? Biz, komşumuz Suriye ile niye kan düşmanı haline geliyoruz. Niye küresel güçlerin taşeronluğunu yapıyoruz?
Hiç uzaklara gitmeye gerek görmüyoruz: Bugün Kuzey Irak’ta PKK’ya yardım ve yataklık yapan kim? Barzani PKK kozunu yıllardır Türkiye’ye karşı oynamıyor mu? Düşmanımız yanı başımızda biz başka yerlerde düşman aramayalım. Bir de şunu unutmayalım: Barzani’nin en büyük destekçileri ABD, İsrail, İngiltere, Fransa ve Almanya’dır. Bunların tek hedefi, bölgede bir Kürt Devleti’nin kurulmasıdır. Türkiye’nin bölünmesidir. Böyle bir devletin kuruluşunu da il tanıyacak olan bu adı geçen ülkelerdir. Bunun altyapısı hazırlanıyor.
Bölgede zengin petrol rezervleri var. Bu zenginliğin Türkiye’nin eline geçmemesi için en başta ABD tavır koyuyor ve bunun bekçiliğini de şimdilik Barzani’ye yaptırılıyor. Bu haine de çeşitli vaatler ve destekler yapılıyor. Daha da açıkçası altımızı oyuyorlar biz hala kış uykusundayız.