Türkiye’nin Bitmeyen Yedi Düvel Savaşı!
12 Eylül; diğer demokrasiden kopmalar gibi, Küresel oyun kurucular (Yüce Pir) tarafından kurgulanıp, sahneye konan toplumsal bir mühendislik, toplumsal transformasyon projesidir.
Küresel oyun kurucuların, yerel toplum mühendislerin (asker, bürokrat, akademisyen, gazeteci, sanatçı, din adamı vb.) aracılığı ile, küresel sermayenin ve onun uzantılarının çıkarlarını garanti altına almak, bu çıkarları en yükseğe çıkarma arzularına dayalı ekonomik modeli zorla kurma, zorla modeli revize etme girişimi!..
Demokrasiden koparak revize edilen bu ekonomik model; doğal olarak, zamanla üst yapıyı kendi arzu ettiği formata, şekle sokmuş, işin en acı yanı ; bu süreç sivil iktidarlarca da devam ettirilmiş olması!…
Ve içinde bulunduğumuz, yaşadığımız, yaşamak zorunda kaldığımız, yoz, afazi, kadim değerlerden yoksun bir toplum yapısı ortaya çıkmasına neden olmuştur.
Küresel sermayenin çıkarlarını, garanti altına almak amacıyla, tasarlanıp uygulamaya konan bu ekonomik modeli; zorla halka kabul ettirmek için, başta gençlik olmak üzere, halkın her kesimi pasifize edilmiş ve ülkenin yönetiminden dışlanmıştır.
Bugün ülkemizde yaşananlar gibi;12 Eylül öncesi dökülen/döktürülen kan, Küresel oyun kurucular tarafından, çok önceden planlanmış ve yerli işbirlikçileri ile sahneye konmuştur.
Bu zaman sürecinde bugünde olduğu gibi; toplum İki kutuba ayrıştırılmış ve ayrıştırılan toplum tek bir merkezden idare edilmiş ve birbirine kırdırılmıştır.
Gençlik sürekli karalanmış ,suçlanmış ve bir günah keçisi durumuna sokulmuştur.
YÖK aracılığıyla üniversite gençliğinin ülke sorunları ile olan ilişkisi, duyarlılığı kesilmiş, disiplin adı altında gençlik ve halk demirden bir cendereye sokulmak istenmiştir.
Ülke yasaklar ülkesine dönmüş, neredeyse nefes almanın bile suç sayılabileceği bir ortam inşa edilmiştir.
"İdeolojiler bitti” sloganı bu döneme ait olup insanların tüm değer sistemini Küresel oyun kurucunun değerlerine teslim edelerek; bir uyuşturma, bir aldatma ve siyasî mücadelenin dışına itme amaçlanmıştır.
Her türlü direnme noktaları kontrol altına alınmak suretiyle kırılmış; yağmalanmış, yolsuzluk sıradanlaşmış, sermayedarlar aşırı zenginleşirken halk fakirleşmiştir.
Toplumu dejenere edilmiş, gençliği pasifize edilerek, toplum afazi hale getirilmiştir.
Toplumu afazileştirme faaliyeti, gençlik kesiminde yabancılaşmayı ve kimlik bunalımını beraberinde getirmiştir.
Dolayısıyla 12 Eylül toplumsal transformasyon projesi, ‘5Y formülü’ (yoksulluk, yolsuzluk, yozlaşma, yabancılaşma, yasaklar) ile ifade edilebilecek bir dönüştürme projesi.
Toplumun paraya, statüye ve güce tapınması için geliştirilmiş bir toplumsal mühendislik projesi.
5Y formülünün uygulanması ile halkta oluşan tepki, oluşturduğu yüksek enerji ve daha önce; Küresel baş aktör tarafından başlatılan, Sovyetleri güneyden kuşatmaya dönük olan Yeşil Kuşak Projesi,12 Eylül darbesinin İslam’a karşı daha yumuşak bir tavır takınmasını zorunlu kılmıştır.
Devrimin estirdiği heyecanın azalması, Sovyetlerin paramparça olması, NATO konseptinin değişmesi ile Türkiye’de İslam, düşman statüsüne sokulmak istenmiştir.
28 Şubat Postmodern darbesi; bu darbenin bir uzantısıdır.
12 Eylül’ün başaramadığı yabancılaştırma, dejenere etme hareketi, bu darbe ile başarılmak istenmiştir.
Çünkü yabancılaşmaya, yozlaşmaya, Batı türü yaşam biçimine toplum muhalefet etmiştir, 28 Şubat Postmodern Darbesi,12 Eylül’ün 5Y formülüne, jurnalciliği eklemiştir.
Bizzat sivil ve askeri bürokrasinin öncülüğünde muhbirlik, yeni bir meslek olarak ortaya çıkmıştır.
Ancak bu mesleği ihdas edenler, bunun toplumun tüm dayanışma noktalarını yıkarak devlete, sisteme ve insanların birbirine olan güvenlerini de kaybedeceklerini düşünmemişler, düşünmek istememişlerdir.
Ülkemizin bugün karşılaştığı sorunların çoğu, geçmişin çözümlerinden kaynaklanmıştır.
Küresel oyun kurucular, geçmişte olduğu gibi, önceden hazırladıkları oyunda Türkiye’yi pivot santrafor olarak oyunda görmek istiyorlar!
Geleceğimiz üzerine kanlı bir "oyun” oynuyorlar.
Dün olduğu gibi, bugün de birbirimize düşerek bu oyunu oynattırmak istiyorlar.
O nedenle ; ülkemizin yedi düvele savaşı hala bitmedi!..
Dün yedi düvel, bugün küresel oyun kurucular!..
Orhan ELMACI - 12 Eylül 2012
http://www.facebook.com/orhanelmaci
http://www.dunya48.com